28 Ocak 2022 Cuma
Yalnız mutsuz ve terkedilmiş hissediyorum. Sahip olduğum tüm sevgiyi ve ilgiyi tek bir insana harcamak adına büyük bir arzu duyuyorum. Hayaller kurup planlar yapmak istiyorum. Eninde sonunda gerçekleşeceğini bildiğim planlar. Gerçekleşirken yanımda kimin olacağından emin olduğum planlar. Bi yer görüyorum, oraya biriyle gidebilmek istiyorum. Her şey o kişiyle tanımlı olsun istiyorum. Kendimle kalamıyo muyum? Kendimle ya da kendim için hayal kuramıyo muyum? Geleceğim bir başkasının mevcudiyetine muhtaç mı?
Evet hiçbi şeyi yalnız yapmak istemiyorum. Sahilde yürüyüş yapmak, bisiklet sürmek, kitap okumak istemiyorum. Çevreme bakış açım bu şekilde mi evrilmiş en küçük duruma bi başkasıyla yapılacak etkinlik olarak mı bakmaya başlamışım? Ben şuan hiçbi şeyi onsuz yapmak istemiyorum ama acaba kendi başıma mı yapmak istemiyorum. Benimle o anları paylaşacak herhangi bir insan aramaya mı üşeniyorum?
Herhangi birini ne kadar seviyorum ki zaten yanımda istemekten bahsediyorum. Hangimiz herhangi birini bencil kaygılarımız olmadan ne kadar seviyoruz ki. Ya da neden seviyoruz?
Birini gerçekten özlüyo muyuz yoksa onun fikrini mi yoksa onun bize olan ilgisini mi
Fikrini büyük ihtimalle. Her zaman fikirdir cevap, büyük olasılıkla yani.
Bunların hiçbiri gerçek değil
17 Aralık 2021 Cuma
23 hatta nerdeyse 24
Sabah herkesin benden nefret ettiği bir rüyadan aşırı mutsuz bir şekilde uyandım. Dün akşam bloga 6. sınıfta falan paylaştığım gelecek gelinliğimi arkadaşıma göstermek için girmiştim. Gelinlik bi tık çirkinmiş ama o sırada beğenmişim bi şekilde, hatrımda da daha güzeldi. Sekme açık kalmış sabah o berbat rüyadan uyanıp bloga baktığımda 2 adet yorum gördüm ve modum direk parladı. Ben bu blogu 5. 6. sınıfta mı ne açmıştım, bu sene üniversiteyi bitirip işe başladım. Eskiden sadece aşırı mutsuz ya da aşırı mutlu olduğumda buraya yazıyodum. Mutluyken napıyodum belgelemiş oluyodum heralde hislerimi. Mutsuzken de içimdeki tüm zehri akıtıyodum ve hafifliyodum sanki, eski yazılarımı okuyamıyorum kendime gıcık falan olduğum ve böyle çok bilmiş bilmiş konuştuğum için ama zaten yazarken kimseyle konuştuğumu birine bi şey anlattığımı düşünmüyodum, kendime nasihat verip problemlerimi tek bir blog yazısında çözüp kapatıyodum. Artık problemleri çözüp kapamak o kadar kolay olmuyor ya da artık denemiyorum. Aslında hep aynı kişi olmuşum hep aynı dertlerle boğuşmuşum çocukluğumdan beri ve beni bu durumlara sürükleyen taraflarımı hiç onarmaya çalışmamışım. Şimdi çalışıyorum ama ne kadar başarılı oluyorumdur bilemiycem.
Bojack Horseman bitirdim izlediniz mi? Benim için en iyi deneyim olmadı biraz depresif bir dizi resmen bataklığın içine sürükledi beni. Kötü biri olduğumu düşünmek beni çok yoruyo kötü, düşüncesiz, bencil, empati yoksunu. Yani Bojack kadar da kötü değilim tabii ama, insanlara o kadar da zarar vermiş olamam yani kendimden başka hiçbi şeyi düşünmeyerek. Herkes onu hasta eden şeyleri bir süre sonra kesiyo sanırım hayatından. Ben bencil biri olmaktan pek düzelemiyorum. Sanki herkes bencilmiş de rol yapıyolarmış gibi geliyo. Sanki kimse birbirini sevmiyomuş aslında ama "onurlu" hareket bu olduğu için seviyolarmış gibi. Yani sanki birilerini sevmek onlara değer vermek kendilerini iyi hissettirdikleri için bunu yapıyolarmış gibi. Çok yapmacık geliyo bana bu ve sevgi yapmacık olmamalı sanki. Yani ben de tabiyki insanları seviyorum ama O KADAR ÇOK da kimse kimseyi sevemez ya yalan söylemeyin. Neyse seviyosanız da sevebilirsiniz ben sadece bazı bağların abartıldığını düşünüyorum yani insanlarla sevgili, arkadaş olmak birini sevmek kolay şeyler olmalı gibi geliyo drama içermeyen şeyler.
Şuan 23 yaşımdayım. Çok büyük hayallerim var ve yoklar. Bi noktadan sonra hayallerin çoğu gerçekleştirebilme potansiyeli taşıyan hale geliyolar. 23 yaşımdayım ve gerçekten hiçbi derdim değişmiş mi ya çok komik. Şuan aydım buna tam olarak yazarken, 13 yaşında da aynı problemlerle boğuşuyoduysam ve onlar hayatımın bi noktasında geçmiş ve aklıma bile gelmiyoduysa bu problemler de bir noktada geçecek ve aklıma bile gelmeyecekler. Evet bu yazımdaki bi rahatlama anı olabilir. 13 yaşındaki yaseminden bana tavsiyeler. Yani yazının başında problemleri çözmek artık o kadar kolay olmuyor demiştim ama bakın yazınca oldu. Belki tekrar yazarım.
Bayadır yazmıyorum bok gibi mi oldu acaba okumuycam
Teşekkür ederim
Biri bana sana mesaj atmak istiyorum demiş cevap vermeyi unutmuşum instagramdan yazabilirsin kullanıcı adım yasedfg
14 Ocak 2021 Perşembe
13 Nisan 2019 Cumartesi
geçmek şiiri
Geçiyor
Geçecek
Geçmişti
Seni eller seviyor
Ben kapıya bakıyorum
Ardına değil kendisine
Kapıyı sindiriyorum
Hasarlarını içerliyorum
Sesini ölçüyorum
Ben kapıya bakıyorum
Ardına değil kendisine
Ki belki sen
Belki galaksiler
Belki bir gazete parçası
kolluyo onu
Ama hayır ben kapıyı düşünüyorum
Ardını değil
kendisini anlıyorum
dertlerini dinledim gıcırtısından
evvel
elini tuttum tokmağından
kırılmış geçen onu sert çarptığında
kilidi değil
bak diyorum kapıya
geçti
kapıya bakıyorum
geçiyor
ardına değil kendisine
geçecek
kapı kapalı
geçmişti
8 Ağustos 2018 Çarşamba
yakın takiptesiniz
karşılıklarını yazamadığım kelimelerin takibinde. kendimi anlatmaktan, anlaşılma çabasından, anlaşılma isteğinden ve anlaşılma ihtimalinden öylesine tiksiniyorum ki, kendimi anlattığım her andan öylesine... bi blogumun oluşu bunu çok anlamsız kılıyor.
keşke söyleyecek hiçbir şeyim olmasa!