Geçenlerde bi çocuk bana "bir erkek size bişi yapıyo, sonra hiç birine güvenmiyosunuz" dedi. Daha tanışalı 5 dakika olmuştu, telefon numaramı istemişti ve ben de vermemiştim. Güldüm çocuğa, aptal dedim. Aptal ne alakası var.
Ama haklıydı. Ben erkeklerin hiç birine güvenmiyorum. Aslında kızların da çoğuna. Düşündüm de çok darbe yemişim arkadaşlarımdan. Hiç sır tutmamışlar. Hep arkamdan konuşmuşlar. Ben olmadığımda yanlarında dalga geçmişler. Düşünüm de ben hiç sır verememişim, arkadaşıma verdiğim tek ve en önemli sır da başkalarına anlatılmış.
Ben kimseye güvenmezmişim meğer, insanlar benimle konuşurken susturmaya çalışıyomuş gibi gelir hep. Hep benden bıkmışlar, hep usanmışlar gibi.Birisiyle konuşutken sürekli "susayım mı, sıkıldın mı, susma vaktim geldi mi ?" diye soruyorum. Kimse benle konuşmak istemezmiş gibi. Benimle konuşan insanların art niyetleri varmış gibi geliyo. Sanki konuşuyolar ve sonra gidip arkadaşlarıyla arkamdan dalga geçiyolarmış gibi. Bunu yaşadım çünkü, bunu başka erkeklerden yaşadım, bunu yapan erkeklerle arkadaşlık yaptım. Sanırım şuan güveniyorum diyebildiğim tek erkek arkadaşım var, diğer ikisi kız. Sadece 3 kişi var güvenebileceğim -arkadaşım.
Bu insanları kendimden uzaklaştırmama ve, özgüvenimin azalmasına yol açıyo sanırım. Herkes kadar rahat değilim.
Sonunda birine söyledim. Ona dedim ki ben sana hiç güvenmiyorum. Cevabı mı ? Cevap yoktu bana güldü, güldü ve sustu. Bir diğeri arkadaşlığını kazanmaya çalıştığım bir diğeri siktir dedi geçti. Sonra..., sonra. Ben iğrenç bi insandım, insanların umrunda değildim. Kimse beni sevmezdi vee herkes yapmacıktı, zorla arkadaştılar benle. İpek bana dedi ki, "seni o kadar çok seven insan var,ama hiçbirinin farkında değilsin."
Yine de beni seven kimseyi bulamadım, beni sevdiğine emin olduğum biri ona güvenmediğimi söylediğimde bana gülmüşken ne olabilirdi ki ? Sevgi yok ve güven de. Ben hep korkuyorum, ve hayatım böyle geçiyor. Kimsenin yanında iyi hissedemiyorum, huzurlu olamıyorum, ben hep gerginim, kimse sıcak değil, kimse güvenli değil, kimse...
Peki, peki acaba kimseye güvenmemek iyi mi. Kimse beni sevmiyo diye düşünmek. İnsanların benden bıktığını kabul ettirmek kendime, doğru mu ?
böyle düşünüyordum.. aslına bakarsan hayatımın son iki üç ay öncesine kadar... 17 sene boyunca böyle düşündüm... beni sevenleri fark etmedim üstüne insanlar beni sevmezlermiş gibi düşünüp kendimden uzak tutarak aslında bunu başardım...
YanıtlaSilyine içlerindeydim ama duvarlarım vardı sanki..
ama sonra..
biri geliyor..
belki de bir çöpçü bilemezsin.
bir insan işte.
puf...
uçuyor tüm duvarların.
evet kanatlanıp uzaklaşıyorlar bir başkasını örtmek üzere.
gerçekten sevildiğini hissediyorsun.
her şey... çok normal oluyor... ve bir o kadar da olağan üstü.
güven bana.
belki zor bir istek....özellikle de güvenemiyorum derken :)
ama... gerçekten... güven bana.
gerçekten değer görebileceğini, aslında asıl potansiyelini, insanların sana söylediği "sana o sırada çok değerli gelmeyen" şeyleri, fark edeceksin...
ve hayat çok daha yaşanılır olacak :)
3-4 kere okudum bu yorumu. Çok sağol okurken bile gözlerim doldu.
YanıtlaSilHaklısın belki, hem sana hem diğerlerine gövenmeliyim. Benim de kanatlanmalı duvarlarım. Ama... ya duvarları olmadan sevmezlerse beni. Ya beni tanımalarına izin vermediğim herkes sevmezse beni ? Hayat daha az yaşanır, ve çok daha az güvenli olrsa.
Keşke benim de hayatıma biri girse, belki bir çöpçu bilemem. Bir insan işte. Rahat ve güvende hissettirse. Beni "ben" olduğum için sevse.
Yorumunu dün akşam telefondan okudum ama cevap verme şansım şimdi oldu, birine güvenmeyi denedim. Haklısın o sırada değerli gelmeyen bir çok şey,ve bana katlanabildiğini gördüm. Ama duvarlarımla gördü yine, uçurmayı denedim ama zor, duvarlar yine var yıkık dökük ama var... Aynı şeyi tekrarlıyorum ama değişmekten korkuyorum, çok...
Canım benim :')
YanıtlaSilben... bu sene bir olay yaşadım...
uzun zamandır duvarlarımı çekmiş kendi hayatımı yaşıyorken, ve "sorun çıkmasın" diye bir problem olduğunda her şeyi alttan alıyorken aslında bunun ben olmadığımı bana gösteren biri girdi hayatıma.
"Ben senin kahramanın değilim" dedi bana. Ben seni taşıyan kişi değil, düştüğünde kalkıp "savaşmanı" sağlayacak bir dostum dedi... elbette ki dostluktan çok daha derin bağlara dönüştü... ama dönüşmeyebilirdi de biliyor musun :)
o beni kendime getirdi ve ben de aslında her an birlikte mutlu olabileceğim insanlar bulabileceğimi anladım. Bir gruba takılı kalıp onların kurallarına göre yaşamaktansa "kendim oldum"... onların doğrularıyla değil "kendi" hatalarımla asıl doğru yolu buldum :)
tabi bendeki bu onların isteklerini ve önceki hoşgörü durumumun sürmeyişi kafayı yemelerine neden oldu :D ama eskiden olsa içim içimi yer ve özür dilerdim o insanlardan. Haklıyken bile... Yapmadım. Savunduklarımın arkasında durdum, çıkardım onları hayatımdan.
Çok uğraştılar benle, rezil etmeye çalıştılar.
Okul başladınca yine etmeye çalışacaklar biliyorum... Ama artık güçlü olduğumu hissediyorum.
Duvarlar sadece ya beni olduğum gibi beğenmezlerse diye değil, gelebilecek tepkilere karşı da var bizde.
Ama inan bana hiç gerek yokmuş.
Kendimden çok bahsettim biliyorum...üzgünüm :/ eheh :) Ama yıkık dökük de olsa duvarlarım var diyorsun ya... birinin seni kurtarmasını bekle anlamında demedim biri gelecek derken... sana aslında senin güçlü olduğunu hatırlatacak tek bir söz yeterli...ışıldamana ^^
Seni tanıdığım kadarıyla çok tatlı ve düşünceli bir insansın... Yazmayı da seviyorsun :) böyle bir insan neden sevilmesin :D insanlara fırsat ver... bırak, korkma.
Ben, beni çok yakın sırnaşık mı buluyorlar diye kasarak konuşurdum bazen. Çok laubali bulurlarsa diye mesela. Aslında o zamanlarda çok kibirli, soğuk ve kimseye yüz vermeyen biri gibi gözüküyormuşum. İnanamadım...ben mi :D Oldum.
off nasıl da uzatmışım :D
ne zaman konuşmak istersen :) her zaman buralardayım eheh.
severim konuşmayı, çenem durmaz :D
istersen blogun email adresiyle de mail atabilirsin bir sorun sıkıntın olursa.
themelodyofsunshine@hotmail.com
:) kendine iyi baak !
Seni kendime aşırı yakın hissettim. :) Ve haklısın beni kebullenmiyceklerse hiç yapmasınlar. Hakaretleri yutmak, alttan almak, ve aptal durumuna düşmek o kadar alışıldık ve önemsiz olmuş ki normal gibi gelmeye başlamış. Ama aynı zamanda kendime verdiğim saygıyı da yok etmiş. İnsanları bana ettiği hakaretlerle kabul ederken, kendimi de o hakaretlerin meyvesi olarak kabul etmişim. Onlar beni harcarken ben kendimi harcamışım, başkalarının yanında güçsüz kalmışım. Evet ben bu değilim. Ben sosyal, rahat, ve müthiş bi kızım -en azından onlardan müthiş. Söyliycek pek laf yok sanırım, her zaman istediğim gibi güçlüyüm ve sanırım duvarlarım çok saydam kaldı.
YanıtlaSilSen... ışıldamama yardımcı olduğun için sağol. :) Aslında şuan gerçekten mutlu, güçlü ve... güvende hissediyorum. Sağol çok çok çok sağol.
İşte bu :) tanrım nasıl mutluyum şu an bir bilsen çiçeğim...
YanıtlaSilbenden güzel açıklamışsın...
evet...
sen aslında onlardan çok daha güçlüsün...
:')
seni çoooooook ama çoooooook çoooooooook özledim ve sadece bunu bilmeni isterdim ..
YanıtlaSil